2 Temmuz 2009 Perşembe

Sevil Mısırlıoğlu’ndan:
Güneşi kurşunladık
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Başlığımızdaki eylem, işlem, hareket cesaret isteyen bir görüntü sergiliyor. Şiirimizin meşakkatli yolculuğunda emin adımlarla ilerleyen, Antakyalı şair ve yazar Sevil Mısırlıoğlu, son yayınladığı şiir kitabının adını: “Güneşi Kurşunladık” koymuş.
Kimler, kimlerle, nasıl ve nerede kurşunlanmış bakalım:
Sevil hanım, şiiri “sırdaş” olarak kabul ediyor. O şiirler yayınlansa da, sırdaşlığı sürüyor.
80 sayfalık şiir kitabı, Ankara’da Ürün Yayınları arasında günyüzü görmüş. Okurlarıyla buluşmuş, buluşturulmuş.
Şöyle ilk sayfalara baktığımızda, 5 nci sayfadaki “Sevmek ibadetim” adlı şiirle karşılaşıyoruz:
- Söylediğim her söz fikrimdir benim,
Yoksul gülen yüz şükrümdür benim,
Vicdanın tutsağı dürüst kalp ile,
Sevmek ibadetim zikrimdir benim.
Antakya’nın, bütünlük içinde Hatay’ın, yaşadığı kent olan Antakya’nın sevgi ve hoşgörü şehri olduğundan sözederek söze başlıyor bir şiirinde Sevil Mısırlıoğlu. Antakya-Hatay bütünlüğüyle anlatılıyor.
- “Medeniyetlerin buluştuğu/Tarihlerin yazıldığı/ Hatay’da” diye söze başlanıyor. Ve bitiminde bu şiirin;
-”Akıl mantık el ele çektiğimiz halayda/Sevdamız sonsuza dek yaşayacak/ Sevgi hoşgörü şehri Hatay’da” denilerek nokta konuluyor, anlatım bitiriliyor.
Azerbaycan’dan, Karabağ’dan sözediliyor sonraki sayfalarda (28,29,30) yeralan şiirlerde. Azerbaycan için sayfalara aktarılan Sevil Mısırlıoğlu duygularının başlangıcında şöyle sesleniliyor:
- Yozlaşmayan Türkçenin öz yurdu,
Hece duygulara örülen sur mu?
Hangi söz anlatır seni hangi kelime?
Sevgi cılız kalıyor,
Yüreğimden dökülürken dilime.
Sevil Mısırlıoğlu, gelecek için ümit veren bir şairemizdir. 1998 yılında başlayarak 2003 yılında yayınlandığı şiir kitabının sayısı altıya, deneme, öykü, şiir kitabı bir rakamıyla ifade edilirken, son yayınlandığı kitabıyla yayınladığı şiir kitabı sayısı 7’ye ulaşmıştır.
Kitabın adı olan “Güneşi kurşunladık” şiiri 47 nci sayfada yeralıyor. Dört dörtlükten meydan gelen bu şiirden bir dörtlük alalım efendim:
- Yaradan’ın aşkıyla ölümüne severdik,
Aşk denilen çınarı susuz koyup devirdik,
Kurşun işlemez ruhu bir süzgece çevirdik,
Güneşi kurşunladık şafaklardan kan sızar.
Çukurovalılar Derneği”nin Çukurova Lobisi adlı dergisince yapılan anket sonucu, Sevil Mısırlıoğlu’nun 2008 yılının en başarılı şairi seçildiği haberiyle noktamızı koyalım, tebriklerimizle, sevgi ve saygılarımızı sunalım efendim.
***
Onikidir şu Burdur’un dermeni
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Yıllardır, Burdur çıkışlı haber, yazı, araşatırma gibi çalışmalar beni yakından ilgilendirdi, ilgilendirmeye devam ediyor.
Burdur,Teke yöresinin Başkenti. Folklorun denizi... Bazı yazıların özetlenmesi için gayret gösteriyorum. Ama bu yazıların aynen verilmesinin daha doğru olacağı kanaatine varınca, kaynak göstererek aynen veriyorum.
Burdur ilimiz merkezinde günlük yayınlanan “Yenigün” gazetesi yazarlarından, sevip takdir ettiğimiz, arkadaşımız, Mesut Madan’ın, anılan gazetenin 10.06.2009 tarihli sayısındaki köşesinde, Burdur türkülerinin ünlülerinden, “Onikidir şu Burdur’un dermeni” adlı türküyle ilgili bir araştırma yazısı yeraldı. Mesut Madan imzalı bu yazıyı aynen aşağıya alıyorum efendim:
Radyo ve TV’lerde keyifle dinlediğimiz Kaynak kişisi Tepeli Hasan Büyükçoban olan ve Muzaffer Sarısözen tarafından derlenen On ikidir Şu Burdur’un dermeni türküsünde anılan on iki değirmenin nerede olduğunu biliyor musunuz? Ya hikayesini? Mehmet Özbek’in Folklor ve Türkülerimiz isimli kitabında On ikidir şu Burdur’un dermeni türküsünün hikayesi şu şekilde geçiyor:
- Türkiye’de yüzyıllarca kardeşçe yaşamış, kanaatkâr Türk halkının göz yummasıyla tekellerinde bulundurdukları ticaretle büyük servetlere sahip olan azınlıklar (Rumlar, Ermeniler), İtilaf devletlerinin Birinci Dünya harbinden sonra Anadolu’yu işgal etmeleri üzerine ayrı devletler kurma yönünde harekete geçerler. Sık sık isyanlar çıkarır, Türk halkını tedirgin eder, İtilaf Devletleriyle bir olup Kurtuluş ordusunu arkadan vurma çabası gösterirler. Bu türkü Rum ve Ermenilerin yarattıkları olaylara karşı barışçı Anadolu halkının milli ruhunda uyanan duyguların bir ifadesidir.
Onikidir imanım aman, şu Burdur’un dermeni
Dermencisi efem aman Urum değil Ermeni
Ya kendisi efeler aman ya kellesi gelmeli
*
Ay karanlık efem görünmüyor izimiz
Üç kardeşiz efem kurban gitsin birimiz
*
Bir incecik yol gidiyor dermene
Oturmuşlar efem aman çayır ile çimene
Hem severim efeler aman hem döverim kime ne
Al karanfil aman mor şişede ıslanır
Bir gün olur efem deli gönül uslanır.
*
İşte türkü’ye konu olan On iki değirmen;

1-Ayan Hasan Değirmeni- Kurna Köyünde (Yıkıldı)
2- Tıkırdık Değirmeni- Kurna Köyünde (Yıkıldı)
3- Kabacalı Değirmeni -Burdur Antalya Karayolu üzerinde (Kapalı)
4- Sadık Altınkaya Değirmeni (Berberoğlu Un Fabrikası)
5- Can Makarna (Kapalı)
6- Tapucu Yakup Değirmeni (Yıkıldı)
7- Ali Bey Değirmeni (Kapalı)
8- Kaymakamoğlu Değirmeni-Osman Evciler (Yıkıldı)
9- Çobanönü Değirmeni (Yıkıldı)
10- Bavli Değirmeni (Sahibi Rum)
11- Hamit Değirmeni (Emin Un)
12- Hatip Hoca Değirmeni (Şu anda Dinç Ekmek Fabrikası’nın faaliyet gösterdiği değirmen)
***
Yeni Burdur Şiirleri -1
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Burdur’un , Burdurlunun konu edildiği değişik yönleriyle anlatıltığı şiirlerin sayısının hızla arttığını görünce, İnsuyu Kültür-Sanat ve Spor Etkinlikleri çerçevesinde Burdur’da, 21 Ağustos 2004 tarihinde “Şiirlerle Burdur” konulu bir program gerçekleştirmiştim.
Burada, Burdurlu olupta “Burdur” şiiri yazanlarla, Burdurlu olmayıp da “Burdur” şiiri yazanlardan uzun uzadıya sözetmiş, örnekler vermiştim.
Bu programın bitiminde, Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya, “Burdur üzerine yazılmış şiirlerin bir kitapta toplanıp kalıcı hale getirilmesi”ni isteyince, böyle bir çalışmanın yapılıp, kitaplaştırılmasının mümkün olduğunu söyledim.
Eylül 2005’de, Burdur Belediye Başkanlığı, Kültür Yayınlarının 1. olarak “Şiirlerle Burdur” adıyla ve bendenizin imzasıyla 96 sayfalık bir kitap ortaya çıktı.
Anılan kitap içerisinde, Burdurlu olan 26, Burdurlu olmayan Burdur şiiri yazanların sayısının 18 olduğu görüldü.
Bu satırların yazarı İsa Kayacan’ın 65 saz ustası, 110 söz ustasıyla birlikte yeraldığı “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları” adlı biyografik araştırması 168 sayfayla Ağustos 2005’de yayınlanmasından sonra, sözkonusu yayın içinde yeralması gerekenlerin bir kısmının bulunmadıkları ısrarla ifade edilince, bu araştırmanın 2 nci cildini yayınlama kararı verildi ve çalışmalara başlanıldı.
Bu 2 nci cilt içinde ayrı bir bölüm olarak verilecek “Yeni Burdur şiirleri” nin sayısının da bir hayli olduğu gerçeğinden hareket ettiğimizde, gördüğümüz 1-8 ve 10 dörtlükten meydana gelen iki şiiri var, Burdur’da valilik yapan M.Rasih Özbek’in. Bu iki şiirden birer dörtlük:
BURDUR (M. Rasih Özbek -2007)
a- Elele vermenin gücü denense,
Aşar güçlükleri ah bir inansa.
Tek tek oynar oyunları nedense?
Teke sekişiyle, kızı Burdurun.
b- Şair bir kez aldı kalemi,
Ak kağıda döktü ince kelamı,
Gönülden veririz dosta selamı,
Alacak dostumuz vardır Burdur’da.
2- Antalya’da yaşayan, Burdurlu hemşehrilerimden Ali Gözütok’un “Burdurum” adlı şiiri altı dörtlükten meydana geliyor. Bu şiirin bir dörtlüğü:
BURDURUM (Ali Gözütok-2007)
Asırlar öncesinden sürüp gelen ünü var,
Geçmişin ayak izi, ören yeri dünü var,
Yürü ozan’ım yürü, İnsuyunda günü var,
Şiir şiir ses verir, şairlerin Burdurum.
3- Ankara’da yaşayan hemşehrilerimizden Oktay Zerrin’in gece 03.27’de yazdığı “Güzel Burdur’da” başlıklı şiiri dört dörtlükten meydana geliyor. Bu şiirin son dörtlüğünde şöyle denilmekte:
GÜZEL BURDUR’da (Oktay Zerrin-2007)
İsa Kayacan hocamız bizim,
Misyonda, vizyonda locamız bizim,
Kültürde, Basın’da bacamız bizim,
Cemresi baharın, güzel Burdur’da.
***
Yeni Burdur Şiirleri – 2
Prof. Dr. İSA KAYACAN
4. Bucak ilçemizde yaşayan, hemşehrim Osman Tekerci’nin “Burdur, uyuyan güzel” başlıklı ikinci şiiri üç ayrı bölümden meydana geliyor. Bu şiirin bir bölümü:
BURDUR UYUYAN GÜZEL
(Osman Tekerci–2007)
Güneyinde, kuzeyinde kar olur,
Üzerinde titremezsek zor olur,
Zeybeğinde, efesinde ter olur,
Elele verelim, yoksa zor olur,
Leylağına, güllerine meftunum..
5. Araştırmacı, halk bilimci hemşehrim Abdurrahman Ekinci, “Burdur’da türkü söyleyelim” adlı uzunca şiirinin bir bölümünde şöyle sesleniyor:
BURDUR’DA TÜRKÜ SÖYLEYELİM
(Abdurrahman Ekinci – 2008)
Tekede curadan, üç telliden,
Karadeniz’de kemençeden,
Çok sesli çalan, çok sesli söyleyen,
Horon tepen, halay çeken,
Tekede, Egede zeybek oynayan,
Hadi gari, hadi gali Türkü söyleyelim.
6. Burdur merkezde Belediye Başkanlığı yapan, yazdıkları, yayınladıkları şiirleriyle dikkat çeken Çetin Bozcu’nun “Burdur’daki vefasızlara sesleniş” adlı uzuca bir şiiri var. Bu şiirin bir dörtlüğü:
BURDUR’DAKİ VEFASIZLARA SESLENİŞ
(Çetin Bozcu- 2008)
İşçilerimiz ilk günlerde greve gittiler,
Kırkbeş gün direnip, yollara çöp deposu yaptılar,
Grevi kırmak için Belediyeye militan almadım, anlamadılar,
Vefasızlar bölücülerle bir oldular, bana hiç inanmadılar.
BURDUR’DA YAĞAN KAR (Nazmi Öner-2007)
7. Antalya’da yaşayan bir başka şair hemşehrim Nazmi Öner “Burdur’da Yağan kar” başlıklı dört ayrı bölümden meydana gelen şiirinin bir dörtlüğünde şöyle diyor:
Arada çok fark var,
Ve çok farklı şeyler,
Burdur’da yağan karla,
Erzurum’da yağan kar…
8-Yine Burdur’lu hemşehrilerimden, Burdur Araştırmacı, Yazar ve Şairler Derneği Başkanı Sebahat Gümüş, beş ayrı bölümden meydana gelen “Burdur’um” başlıklı şiirinin bir dörtlüğünde şöyle diyor:
BURDUR’UM (Sebahat Gümüş-2006)
Rüzgârların hep ılık ılık eser,
Taş oda, Paşa Konağın, turist çeker,
Alaca dokumaların, birer şahaser,
Her şeyiyle hayat verir Burdur’um.
9. Tefenni ilçemiz merkezinde yaşayan, şair ve yazar hemşehrim Gülbahar Ünlü’nün “Tefenni” adlı şiiri üç bölümden meydana geliyor.
Bu şiirin bir bölümü:
TEFENNİ (Gülbahar Ünlü-2006)
Sırtını bir dağa dayamış Tefenni,
Benim duvara sırtımı dayadığım gibi,
Önünde uzanıyor anason, haşhaş tarlaları,
Denizi yoksa da, denizlere çıkar yolları.
***
Yeni Burdur Şiirleri-3
Prof. Dr. İSA KAYACAN
10.Tefenni Başpınar köyünde sosyal bilgiler dergisi öğretmenliği yapan Ozan Kara’nın “Burdur’un düğünü” başlıklı şiiri beş dörtlükten meydana geliyor. Bir dörtlüğü şöyle bu şiirin:
BURDUR’UN DÜĞÜNÜ (Ozan Kara-2007)
Vuruyor Tepeli Hasan davula,
Avşar beylerini söylüyor Hafız Rıza,
Aşka gelip coşuyor sipsi, cura, bağlama,
Şu oynayan acep, Ali Bey mi ola?
11. Hüseyin İzgi’nin “Burdur’um ruhumu sana verdim” başlıklı, 9 dörtlükten meydana gelen şiiri, Burdur gazetesinin 31.08.2006 tarihli sayısında yayınlandı. Bu şiirin son dörtlüğü:
BURUDUR’UM (Hüseyin İzgi-2006)
Sayın Belediye Başkanım, sayın Valim,
Eğer şaşmışsa yazarken benim kalemim,
Sayın Emniyet Müdürüm, deme bana aferim,
Hüseyin İzgi yaptırdı Burdur’a Çatalpınarı…
12. Burdurlu hemşehrilerimden Durmuş Öcal’ın “Bir başkadır Burdur’umun kınalı elleri” başlıklı şiiri beş dörtlükten meydana geliyor. Bir dörtlüğü:
BİR BAŞKADIR (Durmuş Öcal-2004)
Gölleri, gülleri “hadi gari” dilleri,
Hem ağlar, hem gider güzel gelinleri,
Gidemem verseniz de en güzel ülkeleri,
Bir başkadır şu Burdur’un kınalı elleri..
13. Halk ozanı, araştırmacı, Gölhisar’da yaşayan hemşehrim Osman Akkoç’un “Yine Burdur-Gölhisar” adlı şiiri 7 dörtlükten meydana geliyor. Bu şiirin bir dörtlüğü:
YİNE BURDUR-GÖLHİSAR (Osman Akkoç-2007)
Osman Akkoç, Burdur’da,
Üç-beş günlük bir turda,
Gölhisar’da, Burdur’da,
Hayalin yeter bana.
14. İşadamı, yazar Dündar Ersan hemşehrimin “Burdur’a dönüş” şiiri dört dörtlükten meydana geliyor. Bu şiirin ilk dörtlüğü:
BURDUR’A DÖNÜŞ (Dündar Ersan-2006)
Şu an içimde büyük bir heyecan, hoş bir duygu var,
Çünkü bugün, Burdura dönüyorum
Sabahın yedisinde bu vefasızı kim karşılar?,
Ihlamur sinmiş yağmur kokulu toprağımda yürüyorum.
15.Bucak ilçemizden, Mehmet Gökdoğan hemşehrimin “Güzel Burdur’um” başlıklı şiiri beş dörtlükten meydana geliyor. Bu şiirin ilk dörtlüğü:
GÜZEL BURDUR’UM (Mehmet Gökdoğan-2005)
Sıra sıra şu Burdur’un evleri,
Bir başkadır ilçeleri, köyleri,
Yöremize ait o ezgi türküleri,
Burdur’um; Burdur’um, güzel Burdur’um,
16.2006 yılında, Burdur Anadolu Meslek Lisesi Öğrencilerinden biri olan Gülseren Çelik’in “Ünlü Burdur” başlıklı şiirinin son mısraları:
ÜNLÜ BURDUR (Gülseren Çelik)
Burdur’un gülü, ceviz ezmesi,
Ne güzel Susamlık’ta gezmesi,
Hacceler halı dokur,
Avşar Beyi gül kokar,
Kadın erkek zeybek oynar,
Burdur’un ünü dünyayı tutar.

Hiç yorum yok: