2 Nisan 2010 Cuma

Burdur Gazetesindeki şiirlerden
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Burdur ilimiz merkezinde günlük yayınlanan “Burdur” Gazetesinin, Şubat ve Mart 2010 aylarında, kısa aralıklarla” Genç kalemlerimizden” köşesinde kısa şiirler yayınlandı. Bu şiirlerin imza sahipleri, ilköğretim okulu öğrencileri olsa gerek. Bundan, önceki bir yazımda (Belde Gazetesi-Ankara, 13.01.2010) Suna Uzal İlköğretim Okulunun 7-C öğrencilerinden Kâmile Dinç’in şiirlerinden sözetmiş, genel bir değerlendirme yapmıştım. Bu yazı 15 dolayında gazetede yayınlandı.
Burdur Gazetesinin Şubat ve Mart aylarındaki sayılarında “Genç Kalemlerimizden” köşesinde yayınlanan şiirlerin bana ulaşanları arasında sadece Şerife Uçkun’un bulunduğu Suna Uzal İlköğretim Okulu 8-C kaydından başka, öteki şiirlerin altındaki imzaların, nerede bulundukları, yani kimlikleriyle ilgili bilgi olmadığı için onlarla ilgili herhangi bir şey söylemek mümkün değil. Ama anlaşılıyor ki, bu isim ve imzalarda, ilköğretim çağındaki öğrencilerden diye düşünmek, böyle kabul etmek yanlış olmasa gerek efendim. Bu isimler;
Şerife Uçkun (İlköğretim okulu öğrencisi, belli).. Belli olmayanlar; Hande Yamukkaya, Merve Ersan, Ali Kasım, Özge Sevinç Korkmaz, Gaye Çiftci, Mehmet Yılmaz, Gülşah Kublay, Şerife Uçkan (Uçkun’la ilgisi var mı?) Tuğçe Görüşük-Selin Yılmaz. Bunlar şiir yazmaya, yayınlamaya devam ederlerse, gelecekte Burdur’un önemli şairleri arasında yer alabileceklerini düşünmeliyiz. Bu isimlerin şiirlerinden seçtiğimiz dörtlüklerinden bazılarını aşağıda sunalım, buyurun:
MERHAMET İSTİYORUM (Şerife Uçkun)
Sahipsiz kalpler el açar merhamete,
Gölgesinde yaşıyoruz zulümlerin eşiğinde,
Haykırışlarımız merhem olsun yaralara,
Örnek olsun insan dediğimiz insanlığa.
DOST (Gülşah Kublay)
Dost koşulsuz sevendir,
Affeder her hatanı,
Dost değerini bilendir,
Yaşarsın beraber en güzel ânı.
OKUL (Mehmet Yılmaz)
Bir öğretmenin öğrencilerine,
İşkence ederek bulunduğu ortama sevdirdiği,
“Dertleriniz seneye biter,” diyerek kandırdığı,
Yerdir okul aslında.
İMKANSIZ AŞKIMA (Gaye Çiftci)
Gözlerine bakmanın,
Ümit olduğunu,
Sesini duymanın,
Hayal olduğunu… Biliyor musun?
KAR (Özge Sevinç Korkmaz)
Bembeyaz örtüsünü serer,
Kış gelince doğaya,
Ona bakar düşünürsün,
“Kar”ne harika..
SINAV KAPISI (Ali Kasım)
Çalışmadan olmuyor,
Bu öğrenci yarışında,
Çalışana yazın gezip tozmak,
Çalışmayana, yeni sanayi..
DOĞA (Merve Ersan)
Denizin mavisi,
Yağmurun güzelliği,
Yosunun yeşilliği,
Bütünlüyor birbirini.
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Kıbrıs Mektubu Dergisi
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Merkezi Ankara’da bulunan, “Kıbrıs Türk Kültür Derneği”nin iki ayda bir yayınladığı bir dergi var. Adı: Kıbrıs Mektubu.
22 nci cildin 1 ve 2 nci sayıları elimde, masamda. Ankara’daki Kıbrıs Türk Kültür Derneği 1948 yılında kurulmuş. Kıbrıs Mektubu Dergisi ise 24.01.1987 tarihinde faaliyete geçirilmiş. MTKD adına sahibi: Ahmet Göksan, Sorumlu yazı işleri müdürü: Hasan İkizer. Yönetim yeri (adresi): Halk Sk. No:17-2 Yenişehir / Ankara
Kıbrıs Mektubu dergisinin iki sayısındaki isim ve imzalardan bazıları (E) Alb. İsmail Tansu, Ahmet Göksan, Rüstem Köken, Tanju Müezzinoğlu, Hasan İkizer, Altay Sayıl, Prof. Dr. Turgut Turhan, Ahmet Sanver, Prof. Dr. Anıl Çeçen, Doç. Dr. Ulvi Keser, Metin Turan, Hüseyin Laptalı, Mehmet Köylüoğlu, Hazım Zeyrek, M. Gültekin Alpuğan, Radar Reşat, S. Haluk Hatipoğlu, Dr. Necati Yalçın, Dr. Nurettin Elbir, Dr. Soyalp Tamçelik, Sema Sezer, vd.
Değişik araştırma ve makalelerin-yazıların yeraldığı Kıbrıs Mektubu Dergisi sayfalarında C. 22-1’den Mehmet Köylüoğlu dostumuzun “Hasret Duygusu” başlıklı yazısından:
-“Bir Bulgar Türkü’nün, Türkiye’ye göç ederken, ineğine, buzağısına sarılıp göz yaşı döktüğünü düşünün.. Bir de Sivas Tekke Mezarlığında anne ve babanın artık yetişemeyecekleri kadar uzaklardaki 19-20 yaşlarındaki fidanlarının başlarındaki durumlarını.. Bu konularda duygularıma dur diyemiyorum. Öyle ise Yıldırım Gürses’le yazımı noktalayayım:
Mevsimler yas tutup çöller ağlasın,
Ahımla inleyen teller ağlasın,
Madem ki sen yoksun şimdi yanımda,
Leylaklar dökülüp, güller ağlasın”.
DÖNEBİLSEM (Dr. Nurettin Elbir)
Ne olur dönebilsem!
Çocukluğuma!
Gerçek kimliğime;
Küheylan çubuğuma,
Deh desem,
Sokak, sokak..
AĞLAMAK (Özker Yaşın)
Gecenin sessizliği içinde,
Yaşlı gözlerinle bakma tavana,
At yüreğinden kötü düşünceleri,
Ağlama,
Ağlama gülüm, ağlama nergisim,
Bak bütün insanlar uyumakta,
Her şeyin sustuğu bir saatte
Ağlama..
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Burdur-Bucak’tan üç kitap
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Bucak, Burdur’un en gelişmiş ilçelerinden biri. Başında geleni. Bu ilçemizden gelen sesler, daha bir gür ve net çıkıyor.
Psikolojik Danışman, Adem Tolunay Fen Lisesi öğretmenlerinden Mehmet Çetin’in kitapları geleli epey oldu. Bunlar:
-Uzun çizgi (Başarılı bir öğretmen çizgisi)
- Şu ders çalışma dedikleri, (ÖSS- SBS ve okullarda üstün başarı teknikleri)
-Süzülen Sözler (Kadir Karahan’la birlikte)
Sırayla kitaplar:
UZUN ÇİZGİ
Genişletilmiş 3. baskısı yapılmış. Mehmet Çetin imzalı bir kitap... 216 sayfayla şekillenmiş. Başarılı bir öğretmenin çizgisi sergileniyor sayfalarda
Kitap içinde; öğretmene duyulan ihtiyaç, öğretmen-öğrenci ilişkileri, sınıf yönetimi ders anlatma kriterleri, öğrenci başarısını artırmada öğretmene düşen görevler, Öğretmen okul personeli ilişkileri, Öğretmen yönetici diyaloğu, Öğretmen veli ilişkileri, öğretmenin sosyal ilişkileri gibi başlıklar altında verilenler, bir uzmanın bir eğitimcinin deneyimlerini ortaya koyması bakımından önem ve anlam taşıyor. Mehmet Çetin hoca bu başarının sahibi olarak karşımıza çıkıyor. Alkışlıyor, tebriklerimizi sunuyoruz efendim.
ŞU DERS ÇALIŞMA DEDİKLERİ
Ders çalışmanın zorluğundan sözeder öğrencilerimiz. Genellikle böyle değerlendirirler, ifade ederler. Ama Mehmet Çetin hocanın 194 sayfalık kitabının sayfaları arasında gezerseniz, bunun böyle olmadığını, ders çalışmanın zor olmadığını hemen göreceksiniz.
Zaman yönetimi, beyin ve işlevleri, uyku ve uyku düzeni, etkili ve verimli okuma becerisi, günlük temel çalışma adımları sınıf içi etkinliklere katılma, okul dönüşü akşam, ders çalışmayı etkileyen faktörler, ders çalışma stratejileri, gibi başlıklar altında verilenler dikkat çekici. Kitabın önsözü Cihat Şener tarafından yazılmış.
SÜZÜLEN SÖZLER
Kuşaktan kuşağa, nesilden nesile: Süzülen Sözler..Kitabın tam adı bu. Mehmet Çetin ve Kadir Karahan birlikte hazırlamışlar. 72 sayfalık kitap içinde ünlü-özlü sözler imzalarıyla birlikte bulunuyor. Bunlardan birkaçı:
_Yarasanın gözü kamaşacak diye, güneş kendisini gizlemez (Mevlana),
-Ben hayatımın hiçbir anında karamsarlık nedir tanımadım (Atatürk)
MEKTUPLAR:
Sayın İsa Kayacan, değerli hocam; Lütfedip bizim sıradan diyebileceğimiz kitaplarımızı köşenize taşıma teveccühünde bulunmuşsunuz. İlginize teşekkür ederim. (Mehmet Çetin, Bucak, 08.07.2009)
Değerli hocam, sayın İsa Kayacan; Yukarıdaki şiirimi zatı-âlinize armağan ettikten sonra, affınıza sığınarak şiirde bir sıkıntımı dile getirmek istiyorum: Bazı edebiyatçılarımızın ölçülü şiirlere mezar kazmasını yüreğime sığdıramıyorum.
-Arş-ür Rahmanın Arş-ı değilim/Şiirde ölçüye karşı değilim/Heceye seksenlik mezar kazarsan/Doksanlık boyumla yatamam ki (Ali Bozkurt-Ankara, 07.07.2009)
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Türk Tarihinde işbirlikçiler ve 150’likler
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Erdoğan Aslıyüce, yılların kalemi, kalem sahibi. Araştırmacı, yazar.
Merkezi İstanbul’da bulunan “Yesevi Yayıncılık”ın 35 ncisi olarak günyüzü gören, “Türk Tarihinde İşbirlikçiler ve 150’likler” adlı kitap 430 sayfayla yayınlanmış.
Kitabın ilk sayfalarından birinde, “Acı gerçek” başlığı altında verilenler var. Bu sayfadakilerin 2 nci paragrafındaki acı gerçekler, araştırmacı-Yazar Recep Albayrak’ın. “Ethem Bey’in Sürgün Yılları ve Simav Olayları (1919-1948) adlı kitabından alınmış. Acı gerçeklerin ortaya konuluş cümleleri:
_”Kütahya’nın ilçesi Simav’da Kuva-yı Milliyeyi örgütleyen, bundan ötürü Yunan işgal komutanlığında Girit’e sürgüne gönderilen Simav Belediye Başkanı Etrakoğlu Ahmed Efendi şöyle der”:
-“Simav’a Yunan birlikleri girdiğinde bayram yapanlar ile, kurtuluştan sonra Cumhuriyet bayramını kutlayanlar, ne yazık ki aynı kişilerdi. Biz Kuva-yı Milliyeciler ise kurtuluştan sonra görevimizi yapmanın huzuru ile köşemize çekildik. Meydan gene onlara, yani işbirlikçilere kaldı”.
Yedi bölümlük kitap içindekilerden öğreniyoruz ki; İşbirlikçilerin sayısı fazla. Bunlardan; Kayseri’de iki hain, iki yüzlülük, 31 Mart vak’ası ihaneti, Selanik’i tek mermi atmadan teslim eden hain, Mondros sonrası, Ahrar Partisi, Kürt Teali Cemiyeti, Hainleri belirleme, 150’likler listesi, 150’likler, Çakır Efe ile Aznavur, Ali Kemal’in torunu olmak.
Beşinci bölümde 150’liklerin listesinden ve sıralamasından sözediliyor.
Burada; 150’liklerin sıralaması ara başlıklar ve isimler olarak veriliyor.
1-Vahideddin’in mahiyeti (8 kişi), 2-Kuva-yı inzibatiye dahil kabine azaları (6 kişi), 3-Sevr Muahedesini imzalayan heyet-i murahhasa (3 kişi), 4-Kuva-yı inzibatiye’ye dahil olanlar (7 kişi) 5-Mülkiye ve askeriyeden (32 kişi), 6-Ethem ve avanesi (9 kişi), 7-Çerkez kongresine murahhas olarak iştirak edenler (18 kişi), 8- Polisler (13 kişi), 9-Gazeteciler (13 kişi), 10-Diğer eşhas (şahıslar) (41 kişi).Sayfa 233’de yeralanlardan iki isim açıklaması (6-7):
6-Yaverandan Erkân’ı Harb Miralay Tahir: Padişah VI.Mehmed Vahideddin’in yaverlerinden Erkan-ı Harb Miralayı (Albayı) Tahir, Yanyalıydı. 1938’de af çıktığında Faransa’nın sahil şehri Marsilya’da yaşıyordu.
7-Seryâver Avni: Padişah VI. Mehmed Vahideddin’in başyaveri Avni, Damad Ferid Hükümetinde Harbiye Nazırlığı da yapmıştı. 1938 affından önce 1935’de, Mısır’ın başkenti Kahire’de öldü.
Sayfa 239’dan “16-Ayân’dan, Şurâyı Devlet Reis-i Esbakı Rıza Tevfik (Bölükbaşı)… Yahya Kemal, Sevr’i imzalayan R. Tevfik için yazdığı hicviyede şöyle demiştir:
Kızmasın kimse Rıza Tevfik’e,
Sevr’i imzalamaya gitti diye.
Çünkü idam olan mahkûmun,
Çektirirler ipini çingeneye..
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Ankara’dan : Ekin Sanat Dergisi
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Merkezi Ankara’da bulunan, Aylık, Ekin Sanat Dergisinin 41, 42 ve 44 ncü sayıları masamda. Aylık edebiyat ve düşünce dergisi “Ekin Sanat”ın kimliğine bakalım önce. Buyurun:
Sahibi ve sorumlu yazı işleri müdürü: Celal Fil…
Genel yayın yönetmeni: Turgut Koçak, Yazışma adresi: Konur sok. No:10, Kat 4 Kızılay-Ankara.
Bazı yerleşim birimlerimizde temsilcilikleri var “Ekin Sanat”ın.
Başyazının girişinden (s.44); “Dergimizi yeni bir sıçramanın eşiğine getirdik. Bir yandan biçimsel değişikliklere giderken öte yandan da, daha nitelikli bir düzeyi yakalamaya çalışıyoruz”.
Her üç sayıda isim ve imzaları bulunanlardan bazılarının sıralanışı:
-Turgut Koçak, Gülsün Işıldar, Zeliha Demirel, Ahmet Canbaba, İdris Köylü, Remzi Çakın, Bayram Atakul, Nihat Coşkun, Bekir Koçak, Erdal Ayrancı, Ersan Erçelik vd.
Ekin Sanat’ın sayfaları şiir ve denemelerle şekillenmiş. Söyleşiler de dikkat çekiyor.
Gülsün Işıldar’ın (s.44) “İğde kokusunda elenen zaman” adlı, başlıklı şiirinden bir bölüm alalım bu arada. Buyurun:
Kar altında beklemiş başaklar,
Boy veriyordu,
Ebruliler yüklenmişti,
Saydam kanatlarıma,
Tül ömürlü.
Ekin Sanat’ın 41 nci sayısının 26 ncı sayfasında yeralan Bayram Atakul imzalı “Bozkırda gece” adlı başlıklı şiirin bir bölümü de şöyle:
Sazın teliyle anlatabilseydim seni,
Yıldızlı bir bozkır gecesinde,
Hayallere yaslayıp sırtımı,
Kavuşsaydı sazın teli mızrabına,
Sevdiğiyle öpüşür gibi,
Sonbaharda ağaçlar çiçek açar,
Yıldızlar şıkır şıkır oynardı.
ACI DİLDE TUTSAK (Ahmet Canbaba)
Toprakta öpüşen kan,
Yüze ağlayan ayna,
Çığlık kesilen dudak,
Bir baykuş yem,
Şahine kurulmuş pusu.
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Aşık Ali Anbarcı’nın yeni şiirlerinden
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Adana’dan seslenen Aşık Ali Anbarcı’nın bir demet yeni şiiri geldi geçenlerde. Gazetelerdeki, “Şiir Dünyası” ve “Mısraların Dili” adlı köşelerimde, önce İsa Kayacan, sonra Kaya Burdurlugil ve İshak Tefennili imzalı sütunlarıma veda ettiğim için, bana toplu gelen şiirlerin tümünü yayınlama olanağım bulunmadığı için, toplu bir değerlendirme, genelleme yaparak, yayıncılık görevimi yerine getirmek istiyorum artık:
Aşık Ali Anbarcı, Adana ilimiz merkezinden seslenirken, şiirlerindeki konu zenginliğini ve bolluğunu gözlerimiz önüne seriyor. Hemen hemen her konu üzerindeki duyguları mısralara dökülüyor, şiirleşip bize ulaşıyor. Bu alandaki başarılarını kabul etmeli ve alkışlamalıyız efendim.
Aşık Ali Anbarcı’nın 20’ye yakın şiiri var masamda yenilerde gelenler olarak sıralanan. Bunların “Oğuz boyları” adlı olanından:
Yüce Türk milletinin aslanları,
Oğuz boylarından soyumuz bizim.
Adaletin barışın kaplanları,
Oğuz boylarından huyumuz bizim.
Sonraki şiirlerin bazılarının başlıkları şöyle sıralanmakta: Mehmetçiğim, Avşarın emmiler, Milli piyango, hatır gönül, Atam Türk ben de Türküm, Vatandaşım, Şehitler, Gülme Ramazan, Dost bulamadım, Kumar, Atatürk, Uyar milletim, Dağlar, Türkiye, Şanlı bayrağım vd. “Şanlı bayrağım” adlı, başlıklı şiirden:
Vatanım milletim, şanlı bayrağım,
Size feda olsun bu tatlı canım,
Mahşere dek süzül gurur kaynağım
Size feda olsun bu tatlı canım.
Bir halk ozanı olan Aşık Ali Anbarcı, halkın içinden gelen, onların duygularını anlatan, mısralara döken, sayfalara aktaran hizmetleriyle önemli ve kalıcı çalışmaların altına imza atmaktadır. Öteki şiirlerinden:
TÜRKİYE
Futboluyla, folkloruyla,
En öndesin, Türkiye, Türkiye,
Bayrağıyla, sancağıyla,
En öndesin, Türkiye, Türkiye…
ŞEHİTLER
Kimi Adanalı, kimi Urfalı,
Şehitler özüme ateş düşürdü,
Kimi Malatyalı, kimi Konyalı,
Şehitler özüme ateş düşürdü.
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi. ***
Fuat Gürsoy’un şiirlerinden
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Gazetelerdeki “Şiir Dünyası” ve “Mısraların Dili” adlı köşelerimde, önce (yıllarca) İsa Kayacan, sonra Kaya Burdurlugil ve İshak Tefennili imzalarıyla sütunlarımda yayınladığım şiirlerle ilgili toplu yayın çalışmalarımı durdurdum. Yani veda ettim.
Ama bana gelen şiirlerin toplu değerlendirilişini, kısa örneklerle veriliş çalışmalarımı, yayınlarımı sürdürüyorum.
Aydın ilimiz merkezinden Fuat Gürsoy arkadaşımızın toplu şiirleri geldi geçenlerde. Antoloji. Com’da yeralan şiirlerinden çıktı alarak göndermiş Fuat Bey. 50’ye yakın şiir vardı burada. Bunlardan bazı örnekler vererek devam etmek istiyorum efendim:
CENNET GİBİ
Cennet gibi Aydın, güzel diyârdır,
Aydın’da yaşayanlar bahtiyardır,
Kalbimde, gönlümde her zaman yardır,
Cennet gibi Aydın, güzel bir diyârdır.
Fuat Gürsoy, mısralarını oluştururken, konu seçiminde zorluk çekmeyen bir şansa sahip şairlerimizden. Şiirlerinin genel yapısında ise, anlatım rahatlığı göze çarpıyor, dikkat çekiyor.
“Allah” adlı iki mısralık şiiri: Allah bu göklerin yerin nurudur/İşte dünyadaki hakikat budur.
Sonraki Fuat Gürsoy şiirlerinden bazıları; Dünya, Emelim, Gölgemiz kalır, İnsan, İlk gün, Kaderin, Kadın, Kar yağıyor, Resmini güneşe kazıyacağım, Saadet, Seni çok seviyorum, Sevdiğim kadın, Yer yok mu aşka?, başlıklarıyla karşımıza çıkıyor. Bunlardan “Kadın” adlı başlıklı şiirden:
Her yerde, her zaman sensin,
Unutulmaz adın, kadın,
Sensiz hayat anlamsızdır,
Dilimdedir adın, kadın,
AŞKIMIN GÜLÜ’NDEN
Sen aşkımın gülü, ben bülbülüyüm,
Merhaba, gel boynu bükük sümbülüm,
Dünüm, bugünümsün, sensin her günüm,
Sen aşkımın gülü, ben bülbülüyüm..
GÜNÜN HABERİ: Burdur Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nce “46. Kütüphane Haftası” çerçevesinde düzenlenen: Prof. Dr. İsa Kayacan’ın yönettiği “Şair - yazarlık ve okuma kültürümüz” konulu ve konuşmacı olarak; Asuman Şenel, Gülbahar Ünlü, Hasan Konu, Kâmile Yılmaz, Halil Erdem ve Azime Korkmazgil’in katıldığı açık oturum: 31.03.2010 tarihinde Burdur’da gerçekleştirildi.

Hiç yorum yok: