27 Mart 2013 Çarşamba

Gazeteci-Yazar İsa Kayacan’a Burdur Valiliğinden Ödül

HABER.. HABER... 
Gazeteci-Yazar İsa Kayacan’a
Burdur Valiliğinden Ödül
            BURDUR  (Ece Ajans)- Kütüphane Haftası çerçevesinden 25 Mart 2013 tarihinde, Öğretmenevi Nurcihan Velicangil Kültür Merkezi salonunda düzenlenen törende; Gazeteci-Yazar, Araştırmacı Prof. Dr. İsa Kayacan’a, Burdur Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Plaketi ve teşekkür belgesi verildi.
           Burdur Valisi Nurettin Yılmaz imzalı; “Sayın İsa Kayacan, Kültürümüzün yayılması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için insanlığa kazandırmış olduğunuz eserler ve gayretli çalışmalarınızdan dolayı teşekkür ederim” denilen plâket ve teşekkür belgesi, İsa Kayacan’ın yeğeni, Gazeteci ve işadamı Hüseyin Kayacan tarafından alındı.
          06 Haziran 2000 tarih ve 47 sayılı Vali Kaya Uyar imzalı İsa Kayacan’a verilen teşekkür belgesinde de;
          -“Sayın İsa Kayacan, Gazeteci-Yazar; İlimiz Halk Kütüphanesine yapmış olduğunuz kitap ve dergi bağışları ile koleksiyonumuzun zenginleşmesine katkınızdan dolayı teşekkür eder, başarılı çalışmalarınızın devamını diler, saygı ve sevgilerimi sunarım” denilmişti.
           Aralarında, Burdur’la ilgili olanların da bulunduğu, 130 ayrı kitabı yayınlanan Gazeteci-Yazar İsa Kayacan’ın, Burdur ağırlıklı olmak üzere değişik kütüphane ve kuruluşlara bağışladığı kitap ve dergi sayısı 32 bine ulaşırken; Burdur, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Kütüphanesiyle, Tefenni Meslek Yüksek Okuluna bağışladığı kitap ve dergi sayısı da 1500’ler dolayındadır. 

15 Mart 2013 Cuma

KONUK YAZAR: Velût yazar ve duayen Prof. Dr. İsa Kayacan’dan Burdur’un Saz Ve Söz Ustaları -2

KONUK YAZAR:
Velût yazar ve duayen Prof. Dr. İsa Kayacan’dan 
Burdur’un Saz Ve Söz Ustaları -2
Mehmet ŞENER
Sayın İsa hocamın yazısını okudum. Burdur’u ne kadar sevdiğini anlatan dizeleriyle hitap eder hep. Doğduğu ili sevdiği içinde 792 sahifeden oluşan hazineyi bize hediye etti. Bizler de sütunlarımızdan teşekkür etmeyi bilemedik.
Bu kadar emek, gayret ürünü olan eserin içeriğinden bahsetmek bizlerin vazifesiydi. Burada şunu belirtmemde mazur görülmemi isterim sayın hocamdan. Bu tür tanıtımlarda maalesef zamanında haberimiz olmuyor. Kitabınızın tanıtım toplantısından bahsediyorum.
            İnsanın ümit bekleyip, her gün bugün mü acaba diye bakıp da göremediğini düşündüğüm Burdurun Saz ve Söz Ustaları -2 adlı eseri hakkında yazılarla karşılaşmamasını anlamış oldum. Çok üzüldüm.
Aslında ben bireysel anlamda telefon kanalıyla “ teşekkür” etmiştim. Yeterli mi telefonda teşekkür etmek? Yetmez, bende 792 sayfa ilimi anlatacağım sütun sahipleri yazmazsa bende gücenirdim. Elbette insanın yaşı kaç olursa olsun, kariyeri ne olursa olsun karşısında ki dost kabul ettiği arkadaş bildiği, aynı yolda yürüyenlerden bir tebessüm beklemesi normaldir. Kısada olsa yazı olmalıydı ama…
            İsa hocamızın Burdur için yazdıklarını, gazetelerde ki makalelerini takip edebildiğim kadarıyla velut yazarımız. Burdur için duayen birisidir. Bizleri sütununa taşıdı Allah razı olsun. “Yazarımıza Geçmiş Olsun” başlığını taşıyan yazıda kısaca bahsetmiştim eserinden. Ama içeriğine değinmemiştim.  Buradan bir kere daha Allah şifalar versin sayın hocam.
Şahsen ayıp olarak bana ders oldu, o fedakârlığınızın, gayretinizin, emeğinizin takdir edilmemesi, içinizden geçeni açıkça beyan ettiğiniz içinde helal olsun diyorum. İsa hocam derken benim öğretmenim olmadı kendisi. Fakat yazımın birisinden dolayı telefonumu gençlerin beceremeyeceği şekilde bularak bizzat bana ulaşmıştı.  İsa hocam demem kendisine verdiğim değerin ifadesidir. Gönül her zaman dostundan haber bekler. İşte günümüz insanın en önemli özelliklerini de bire bir yaşamış yazarımız Sayın Prof. Dr. İsa Kayacan hocamız.
İnsanın emek verdiği eseri hakkında kısada olsa bilgi aktarılması, bahsedilmesi gönüllere su serperdi. Kendisi daha şevkle projelere imza atardı. Ama sese ses verilmese gönül kırılır. “Burdurun Saz ve Söz Ustaları -2”  isimli eseri hocamızın 130. (yüz otuzuncu) kitabıdır. Kitabı baştan sona okuyamadım. Bizi de eserine yazdığı için Allah razı olsun diyorum. İmam Hatip Lisesi ve İlahiyat Fakültesi mezunu olarak Burdur’un gazetelerinde ve çeşitli sitelerde yazarlık yaptığımı yazması kendi adıma ödüldür.
Burdurlulardan okuyabildiğim kadarıyla en ilginç kişi bu gün televizyon ekranlarında çok seyircisi olduğunu duyduğum Kurtlar Vadisinin yönetmeni olan Sayın Osman Sınav’ın ismi çok dikkatimi çekti.
Osman Sınav gibi başarılı kişilerin Burdurlu olduğunu İsa hocamın kitabı olmasa ben bilmiyordum. Kendisi bizzat kitabının yayınından sonra bana ulaşarak İl Kültür Müdürlüğünce gönderileceğini söyleyince “büyük insanlar” boşuna büyük olmuyorlar demiştim içimden. Burdur’da doğup büyüyen, Burdur adına katkıda bulunmuş, bulunan; hayatta olan olmayan birçok kişinin kısa biyografileri var eserde.
Burdurun Saz ve Söz Ustaları 2 isimli kitap da kısaca;  Burdurlu olup, Burdur’da yaşamış olan bir şekilde katkıda bulunanlardan bahsediyor. Özellikle de kitap yazanlardan, gazetelerde köşe yazarlığı yapanlardan, hikâye yazanlardan, geçmiş dönemlerde ismini hafızalara kazıyan âlimlerden konu, konu ele alıyor. Burdur ve çeşitli medya şirketlerinde Burdurlu muhabirlerden, gazete sahiplerinden, radyo televizyonlarda program yapanlardan, müzikle iştigal edenlerden bilgi aktarıyor.
            Bunların yanında görsel sanatlarda ün kazananlardan, tıbbiyede kendini ispatlamış ilim adamlarımızdan, bürokratlarımızdan, milletvekillerimizden bahsetmektedir.
Burdur’a has gelenek, görenek, törelerden, ananelerden geniş şekilde bilgi vermektedir. Eline, yüreğine ve kalemine sağlık…

13 Mart 2013 Çarşamba

Burdur’daki, Gazete Sahibi, Sorumluları ve Köşe Yazarları ile Eli Kalem Tutanlara Sitem!

Burdur’daki, Gazete Sahibi, Sorumluları ve
Köşe Yazarları ile Eli Kalem Tutanlara Sitem!
                                                                Prof. Dr. İSA KAYACAN
                   Burdur ve Burdurlu çıkışlı araştırma ve değerlendirmelerimin bazı bölümlerinde, vefasızlık, adamsendecilik gibi özelliklerle karşılaştığımı zaman zaman yazdığımı, yayınladığımı hatırlıyorum.
                    Bu hatırlayışlardan birisini daha yaşıyorum: Ağustos 2005’te 168 sayfayla yayınladığım “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-1” adlı araştırmamın gün yüzüne çıkışından sonra, bu kitabın saz ustaları bölümüyle ilgili değişik mektup ve hatırlatmalar aldım. Bu hatırlatmalar, kitap içinde özellikle saz ustaları bölümünde eksiklikler olduğu yönündeydi.
                   2006 yılından itibaren, “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları”nın ikinci cildinin yayınlanması çalışmalarına, araştırmalarına başladım. Burdur İl Kültür ve Turizm Müdürü, çalışkan ve üretken bürokrat Mehmet Tanır’ın kararlı tutumuyla, “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2”yi, 792 sayfayla hazırlayıp, Burdur Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınlarının 16.sı olarak Ağustos 2012’de, Ankara basımlı olarak yayınladık.
                  Bu kitabın içinde yer alan veya ulaşması gerekenler olarak düşündüğüm 70 küsur adrese, bu kitaptan gönderilmesi için isim ve adres bildirerek, bu adreslere gönderilmesi ricasında bulundum. Kitaplar, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzce, verdiğim adreslere postayla gönderildi. Bu adreslerdeki isimlerin pek azından, böyle bir kitabı aldıklarından hareketle, hazırlanışındaki emeklerim için teşekkür ve tebrik edenlerin sayısı iki elin parmaklarını geçmedi!
                  Sonra oturup, rahatsızlığım içerisinde, kitap içinde yer alanların bazılarına ve gazete sahipleriyle, bazı yazar ve eli kalem tutanlara, böyle bir kitap yayınlandığından söz ederek, içinde kendileriyle ilgili, gazeteleriyle ilgili bilgiler olduğu noktasından hareket ederek, bu kitabı İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzden alabilecekleri yönünde hatırlatmalarda bulundum.
                  04 Aralık 2012 tarihinde, Burdur İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, yayınlarının tanıtımıyla ilgili, Vali sayın Nurettin Yılmaz başkanlığında bir toplantı düzenledi. Ertesi günün Burdur gazetelerinde bu toplantı; “Burdur’un tanıtım materyalleri kamuoyuna tanıtıldı” başlığıyla haber olarak genellik içinde yer aldı. Değişik yayınlar arasında, “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2” den ve İsa Kayacan’dan birkaç cümleyle söz edildi. Yenigün Gazetesi bu haber içerisinde “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2”nın ön kapak görüntüsüyle, öteki haberler bütünlüğü içinde verdi. Öteki gazetelerin bazılarında da, ‘’Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2’’ ilgili yayınların toplu görüntüsü içinde yer aldı.
                 “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2”nın kendilerine ulaşması için telefonla hatırlatmada bulunduğum, gazete sahibi, yöneticisi, muhabirleri ve Burdur’da yazıp-çizen, gazetelerde köşesi bulunanlar dâhil, Neriman Mıhladız ve İsmail Yağcı dışında hiçbir Burdurludan kitapla ilgili ne iki satır bir yazı, nede dönüp; ‘’Kayacan eline sağlık, Burdur ve Burdurluyu yeniden kitaplaştırmışsın, tebrik ederiz, teşekkür ederiz’’ benzeri bir iltifat mesajı alamayınca, üzüldüm. Bu tür hareketler, Burdur ve Burdurluya pek yakışıyor, demekten kendimi alamadım. Ama Burdur dışında, kitapla ilgili uzun uzadıya sayfalarca yazı yazıp, yayınlayanlar karşısında biraz utandığımı, biraz burukluk içinde sevindiğimi gördüm, yaşadım.
               Hemen hemen her konuda oturup yazı yazan, köşelerinden seslenen, röportajlarıyla sayfalar dolduran Burdurlu, yazar-çizer ve gazetecilere selam olsun! Burdur merkez ve ilçelerindeki gazetelerin köşe yazarlarına, kitabı alıp da iki satır yazmayanlara, yazamayanlara, teşekkür etmeyenlere selam olsun!... 
               Kaynak: Dr. İsa Kayacan; Burdur'a vefa fazla uğramıyor (Yenigün Gazetesi, Burdur - 23 Ekim 2005)   

11 Mart 2013 Pazartesi

Azerbaycan’dan: "Altın Madalya"

Gazeteci-Yazar İsa Kayacan’a; Azerbaycan’dan:
Uluslararası Türk Dünyasına Hizmet Altın Madalyası
            ANKARA (Ece Ajans)- Merkezi Azerbaycan’ın Başkenti Bakü’de bulunan “VEKTOR” Beynelhalg Elm Merkezinin l5 Şubat 2OI 3 tarihli 2 sayılı kararıyla, Türk Matbuatının gelişiminde gösterdiği üstün hizmetleriyle, İsa Kayacan’a, Azerbaycan ağırlıklı yazı, araştırma ve haberleri göz önünden bulundurularak, “Uluslararası, Türk Dünyasına Hizmet Altın Madalyası” verildi.
           Madalya töreni, O9 Mart 2OI3  tarihinde: VEKTOR  Elm Merkezinin Türkiye Temsilcisi, Hayrettin İvgin ile Nail Tan, Osman Baş, Rifat  Kaya ve davetliler, İsa Kayacan’ın kızları ve torununun katılımlarıyla Ankara’da gerçekleştirildi.
           Beynelhalg Elm Merkezinin   Prezidenti Prof. Dr. Elçin İskenderzade’nin imzasını taşıyan, Uluslararası, Türk Dünyasına  Hizmet Altın Madalya Beratı, Hayrettin İvgin tarafından İsa Kayacan’a verilirken, Altın Madalyası da Nail Tan tarafından İsa Kayacan’ın yakasına takıldı.
           Hayrettin İvgin: “Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı ,Beynelhalg Elm Merkezinin  İsa Kayacan’la  ilgili Uluslararası Hizmet Ödülünü Prof.Dr. Elçin İskenderzade hocamız adına vermekten gurur duyuyorum. İsa Kayacan, Türkiye-Azerbaycan arasındaki araştırma, yayın ve yazılarıyla, bu tür ödülleri çoktan hak etmiştir. Tebrik ediyorum” dedi.
           Nail Tan ise ; “İsa Kayacan, yazı ve araştırmalarıyla, birden fazla gazetede yayınlanan makaleleriyle, Türkiye – Azerbaycan arasında bir köprü görevi yapmaktadır. Bu madalya Kayacan’a çok yakıştı. O, Türkiye ve Azerbaycan Basını için önemli ve vazgeçilmez bir kalem sahibidir, kutluyorum” şeklinde değerlendirmede bulundu.
          İsa Kayacan’da yaptığı konuşmada : "Prezident Prof. Dr. Elçin İskenderzade hocamızın şahsında ,VEKTOR Beynelhalg Elm Merkezi İlmi Şurasına , beni sevindiren, mutlu eden  bu kararlarından dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. Azerbaycan’a yönelik, araştırma, yazı ve yayınlarımı artırarak sürdürmek istiyorum” cümleleriyle duygularını dile getirdi.
          Azerbaycan’la ilgili 1600’ün üzerinde makale yazıp yayımlayan, Azerbaycan’daki ilgililere gönderdiği, makale, haber, küpür sayısı 23 bine ulaşan, Azerbaycan’da pek çok kitabı yayımlanan, Azerbaycan matbuatında hakkında onlarca yazı, haber, makale, röportaj yer alan, İsa Kayacan için geçmişte; "Sovyet dönemi ve bağımsızlık sonrası dahil, Azerbaycan hakkında yazı yazanların toplamından daha çok makale yazan, haber yayımlayan, istatistik sırasına göre birinci sırada dayanan, Guinness Rekorlar Kitabına girmeyi çoktan hak etmiş, Türk Dünyasına ışık saçan insan" denilmişti.

8 Mart 2013 Cuma

Konuk Yazarlar: Kemal Petricli & İsmail Kara

KONUK YAZAR:
Zamana Değer Katan Adam:
İsa Kayacan
Kemal PETRİCLİ
İnsan’da bir değer varsa zamanda insandan bir değer  kazanır. Zamanın nasıl geçtiğini biz hep zamana bıraktık anlatma değeri onda kalsın istedik. İşte bir 2013 zamanı. Gidenleri’de aratır halde geldi...  Herşeyi eksilte eksilte,yaşlarıda yükselte yükselte geldiği gibi’de götürmeyi unutmadı.
Yazıyoruz, çiziyoruz, velhasılı kelam kullanıyoruz .., Öyle ya’da böyle,,, Yaşantımıza  becerilerimizi katıyoruz. Sevenlerimizi çoğaltıyoruz. Gönlümüzü sevgisiz bırakmıyoruz. Ruhumuzu sıcak tutuyoruz. Çünkü nazarımızda, insanları her şeye lâyık olarak onları kendimize değil, kendilerini baştacılığa lâyık bir yere getirdiğimizle gururlanıyoruz..
Varsın zaman’da değer kalmasın.ama insan’da zamana bir değer bırakıyor. Meselâ elimizdeki kalemle çok zamanlar bizi değerin üstüne insanlar çıkarıyor. Diğer yazarların da değer taşıyanlar olduğunu unutmuş değiliz. Zaman’da katılan değerleri kendi dünyasında okutmak için dört bir yana dağıtıp yardımını esiregemiyor. 
Zaten, doğru, iyi ve sevilen insanları zaman hep taktir etmiştir. Hayatta kimse ne Kemal Petricli olabilirdi ne’de İsa Kayacan... Her insanın kendine öz bir değeri, bir yaşantısı vardır. Çünkü, bütün başarı kazanmış insanlar birer tektir. 
Ben sayın İsa Kayacan’ın, benden çok sayıda, daha üstün olduğunu bildiğim için onu vatan sevgisiyle dolu büyük bir yazar olarak telâkki etmişim. Sayın İsa Kayacan hayatının içine yardım severliği’de işlemiş, sevgiyi gözlerindeki bakışla insan ayırmadan dağıtmayı bir insani görev saymış, dünyaya nadir gelmiş insanlardan biridir.
***
KONUK YAZAR:
İsa Kayacan’dan 130. Kitap;
Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2
İsmail KARA
Kayacan’dan Önemli Bir Eser Daha: 130. Kitap:
“Burdur’un Saz Ve Söz Ustalari-2”
Prof. Dr. İsa Kayacan’ı, yaklaşık yarım yüzyıldır; başta Anadolu basınıyla uğraşanların çoğu yakından tanımaktadır. Sanıyorum ki, Anadolu’da yazı ya da şiirinin yayınlanmadığı gazete ve dergi yoktur. Bu bakımdan kişisel olarak tanımayanlar olabilir ama O’nu en azından bir isim olarak bilirler.
Kayacan, geçmişte uzun yıllarını “Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü” nde geçirmiş ve onbir bakanın da basın danışmanlığını yapmış deneyimli bir gazetecidir. Şairdir, yazardır, araştırmacı yazardır. Benim de kırk yıllık arkadaşımdır. Bu sürede onunla arkadaşlığımızın bozulduğu görülmemiştir. Kısacası hani “Adam gibi adam” deriz ya, bence öyledir. Sözün bu kısmını fazla uzattım. Bilinen şeyleri yinelemenin anlamı olmaz.
Şimdi, fırından yeni çıkmış taze ekmek gibi elime aldığım ve “Araştırmacı yazar” kimliği ile hazırladığı en son eserinden söz etmek istiyorum. “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-2” adıyla yayınlanan eser, tam 792 sayfa… Çok güzel bir estetiği var. Sayfa ve bölüm düzenleri harika… Kapak üstünde “Gölhisar Yarenler Gecesi”nden bir resim konulmuş. En üstte “T.C. Burdur Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü” yazıyor. Yazının solundaki armada “T.C. Burdur Valiliği”, sağında ise “T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı” yazılı… Ben dostum Kayacan’ı öncelikle kutluyorum amma böyle güzel bir eseri hazırlamakta katkısı olanları da yürekten kutluyorum. 
Burdur Valiliğini nasıl kutlayacağımı ise bilemiyorum. Kendi yörelerinden çıkan bir sanatçıya (hem de onun sağlığında) ve eserine sahip çıkmalarını ne kadar övsek az gelir. Yetkililere buradan saygılarımı gönderiyorum.
Bu gün evinde kendisiyle görüştüğümde, hastalığını unutmuş gibi bir hava vardı. Yeni bir çocuğu doğmuş babayı andırıyordu yüzündeki gülümseyiş… Elbette bu durum olağan bir şey… Sanatçıların her yeni eseri, dünyaya yeni gelmiş çocuklarından farklı değildir.
Eseri inceleyince dedim ki kendi kendime; “Ya Burdur, ne kadar çok sanatçı yetiştirmiş, yöre ve Anadolu kültürüne ne kadar çok katkı sağlamış”. Kayacan, bu eserinde yalnız saz ve söz ustalarıyla kalmamış; Burdur’un hemen hemen tüm kültürel ve yöresel özelliklerini, gözlerimizin önüne sermiş.
Üstelik, kitabın arka kapağından anlaşılıyor ki, yazarın 2005 yılında yayınladığı “Burdur’un Saz ve Söz Ustaları-1” adlı eserde adı geçen saz ve söz ustaları bu eserde yer almamış.
Kitabın 2.sayfasındaki şu ibare de dikkatimi çekti; “İsa Kayacan’ın 130 uncu kitabı olan bu eser, Kayacan’ın 70.yaşı anısına yayımlanmıştır”. 130 kitap yayınlamak, dile kolay… Neredeyse yaşamının her yılına iki kitap düşüyor. Bu bakımdan da kendisini kutluyorum. Çünkü, başlı başına bir rekor örneğidir.
Ben daha fazla söylemiyorum. Kayacan’ın bu eserini inceleyenler, umarım ki yukarıdaki sözlerime katılacaklardır.
O’nun yeni gayretlerini ve yeni eserlerini bekliyor, kendisini tekrar kutluyor, savaştığı rahatsızlığı için de acil şifalar diliyorum.    

6 Mart 2013 Çarşamba

KONUK: Şair-Yazar, Birdal Can TÜFEKÇİ

KONUK KALEM:
KÜLTÜR DEHASI İSA KAYACAN’IN SON KİTABI: BURDUR’UN SAZ VE SÖZ USTALARI (2)
              Birdal Can TÜFEKÇİ    
Sayın İsa hocam, benim çok kıymet verdiğim, kıymetli dostlarımızdan birisidir, O ki dur durak bilmeden yıllarca çalışmış yüzlerce kitaba imza atamıştır, kendisi yurt içinde ve yurt dışında tanınan sevilip sayılan, bir kültür dehasıdır. O ise kendisini Burdur’ a adamıştır. 9000 yıllık tarihe sahip olan Burdur’un bu kültürel zenginlikleriyle geçmişten geleceğe bir ışık yakmış, Burdur’un sanatına ve sanatçısına sahip çıkmıştır.
            Onun rahatsızlığı, tüm dostları gibi beni de ziyadesiyle üzdü. Tabii ki yaşadığı bu rahatsızlık nedeniyle kendiside üzüntülü günler yaşadı. Ama ümit ediyorum ki, o mücadeleci kişiliğiyle şimdilerde mücadeleyi kazanmıştır. Yani ben ve tüm dostları bunun böyle olmasını diliyoruz.
Burdur’un bu kültür çınarını sağ salim ve dimdik ayakta görmek, onun gülen yüzüyle, sımsıcak sevgi dolu sesini telefonun ucunda duyabilmek benim gibi kendisini seven tüm dostlarının dileğidir.
Son çalışması olan; Burdur Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nce 792 sayfayla yayınlanan “Burdur’un saz ve söz ustaları-2”adlı kitabındaki üstün gayreti ve emeği için onu kutluyorum. Diğer yüzlerce eserinde olduğu gibi bu çalışması da bizlere ve gelecek nesillere onun bir armağanıdır. Dilerim ki, Allah uzun ömür versin de daha birçok esere imza atsın. Böyle yüce gönüllü, değerli hocamı tanımaktan onur duyarım.
Kendisi zaten bir canlı Ansiklopedi olan sayın, İsa Kayacan Hocamın Ellerine, yüreğine ve kalemine sağlık dileyerek; daha önce yazdığım İsa Kayacan şiirlerimden üçünü aşağıda sunuyorum.                                                                                 

İSA KAYACAN

Azminin zaferidir, engelsiz yolu.
Fetheder gönülleri, İsa Kayacan.
Uzanıyor herkese, kardeşlik kolu.
Rekorlar kitabında, İsa KAYACAN.

Onun hakkıdır, layıktır, azdır övülse,
Ulaşılamaz yeri, kalpten sevilse,
Koskoca dehadır, kıymet verilse,
Rekorlar kitabında, İsa KAYACAN.

Yıllar geçip, karlar yağsa başına.
Kurbandır, Burdur’un, toprağına taşına.
Paylaşır sevgiyi, uçan kuşuna.
Rekorlar kitabında, İsa KAYACAN.

Bilgi ondadır, ilgi onda, özveri onda.
Bir vahadır o dostluğun dergâhında.
Görmek isterim onu, rekorlar kitabında.
Mutlaka olmalı, dost İsa KAYACAN.

İSA KAYACAN

İlim çeşmesinin, suyu ondadır.
Gürül gürül akar, İsa Kayacan.
Dünya’nın en güzel, huyu ondadır.
Örnektir bizlere, İsa Kayacan.

Bunca yıl çalışmış, örnek bir lider.
Bir deryadır bilgin, ummana gider.
Burdur seninle hep, iftihar eder.
Bulunmaz bir eşin. İsa Kayacan.

Dostluk yolunda sen, bir meşalesin.
Sevgide rehbersin, ay da halesin.
Kültür ormanında, bir şelalesin.
Çağlayıp akarsın, İsa Kayacan.

Her zaman her yerde, hep bizimlesin.
Kocaman yüreğinle, koşar gelirsin.
Yurdun her yerinde, basında sensin.
Sonsuz saygılarımla, İsa Kayacan...

İSA HOCAMA

Bir ışık parladı, Burdur ilinden.
Birdal’a ulaştın, gurbet elinden.
Anlattın, öğrettin şiir dilinden.
Gönüller sultanı, İsa Kayacan.
.
Uğraştın didindin bir ömür boyu.
Azimle yürüdün, dikenli yolu.
Bilirim yüreğin, sevgiyle dolu.
Hocalar hocası, İsa Kayacan.

İlmin deryasında, kuyu sendedir.
Gürül gürül akan, suyu sendedir.
Dünyanın en güzel, huyu sendedir.
Şairler hocası, İsa Kayacan.

Yıllar geçti geldin, ömrün güzüne.
Değer verdim senin, her bir sözüne.
Rehber bildin seni, girdim izine.
Yılların hocası, İsa Kayacan…

Bu yolda hedefim, sen oldun hocam.
Seninle parladı, ufkum ve gecem.
Şiire yansıdı, dilimde hecem.
Gönlümüzün hocası, İsa Kayacan…

Birdal Can TÜFEKÇİ