Türk Kooperatifçiliğinin sönmeyen yıldızı Nusret Namık Uzgören’i saygı ve minnetle anıyoruz
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Vefatla aramızdan ayrılan yüzlerce, binlerce, milyonlarca, ifade edilebileceği kadar fazla insan, vefatla aramızdan ayrıldı, ayrılmaya devam ediyorlar. Bir başka ifadeyle, Azerilerin ifadesiyle, Dünyalarını değiştiriyorlar.
Biz insanoğlu çabuk unutuyoruz.. Zamanı, sırası gelince aramızdan ayrılanların ardından, birkaç gün, birkaç ay veya birkaç yıl hatırlıyor, üzülür gibi yapıyoruz. Sonra aramızdan ayrılanlar, “seviyoruz, sayıyoruz, ölüyoruz” dediklerimizin mezarları başına gidip, hayır dua okumak bir yana, isimlerinden bile söz etmiyoruz, edemiyoruz maalesef!
Devletimizin kurucusu Yüce Atatürk’ün talimatlarıyla 20 Mayıs 1931 tarihinde kurulan Türk Kooperatifçilik Kurumu o günden bu yana, önemli, anlamlı ve kalıcılık oranı yüksek çalışmaların altına imza atarak bugünlere geldi. Kesintisiz gösterilen faaliyetleriyle, özellikle kooperatifçilik alındaki çalışmalarıyla dikkat çekerliğinin oranı attı, artmaya devam ediyor.
Türk Kooperatifçilik Kurumunun kurucuları Muammer Raşit (Sevig 1885- 1945) bilgilendirmesiyle başlıyor, pek çok değerli isim ve imza var kurucularının devamında. Nusret Namık Uzgören (1898-1990) bilgileriyle kurucular arasındaki isimler arasında yer alıyor.
Nusret Namık Uzgören: 27.03.1937-30.06.1938- (22.06.1945-26.06.1949)-17.06.1950-27.09.1971- (12.01.1974-03.04.1977) tarihleri arasında dört dönem, Türk Kooperatifçilik Kurumunun Başkanlığını yaparak, en uzun Başkanlık yapan isim olarak tarihe geçmiştir.
Bu satırların yazarı İsa Kayacan, Türk Kooperatifçilik kurumunun üye kayıt defterlerindeki sıralamasına göre, 307 numaralı sırada kayıtlı bulunuyor. Buradan şuraya gelmek istiyorum:
Nusret Namık Uzgören’in, orta yaşlılık dönemlerinde, Türk Kooperatifçilik Kurumuna üye olup, o yıllardan itibaren, Nusret Namık Gözgören’in, uzayıp giden Kooperatifçilik dünyasındaki ışıklarından pay almaya, aydınlanmaya başlayan birisi olarak O’nu hep sevgi, saygı ve minnet duygularımla yaklaşmaya, Kurumdaki toplantılarda kendisinden feyz almaya çalıştım.
Nusret Namık Uzgören’in, Ziraat ve Halk Bankalarındaki hizmetleri yanında, kooperatifçiliğimizin parlayan yıldızı oluşu, O’nu Ankara Bahçelievlerdeki, (Emek’deki) Kooperatif binalarının ortaya çıkışındaki kurucu – yöneticilik başarılarıyla hep takdirle anıldığını biliyorum.
Türk Kooperatifçilik Kurumunun, Mithatpaşa caddesindeki büyük binasının yapımında bizzat çalıştığını, yoktan var eden bir anlayışla, o binanın Türk Kooperatifçilik Kurumuna kazındırılışıyla ilgili anlatımlar karşısında, saygıyla eğildiğimi kaydetmeliyim.
Nusret Namık Uzgören’ın vefatından önceki yıllarda, yakın yıllarda, o ilerlemiş yaşına rağmen, genç- olgun, dinamik bir delikanlı edasıyla toplantıların hemen hemen tamamında yer aldığını, izlediğini, zaman zaman görüşler belirttiğini de hatırlıyorum.
Türk Kooperatifçilik Kurumu yöneticileri bir vefa örneği göstererek, Türk Kooperatifçilik Kurumunda bir salona “Nusret Namık Uzgören Salonu” adını verdiklerini, ölüm yıldönümü olan 22 Kasımlarda, mezarı başına gidip, hayır duaları okuyarak, vefa örneği gösterdiklerini biliyorum.
Bendenizin, Kooperatifçi olarak örnek aldığım iki isim vardır. Biri Nusret Namık Uzgören, İkisincisi Nurettin Hazar’dır. Onlardan aldığım feyzle, kooperatifçilik alanında ortaya koyduğum makale, kitaplarımın temelinde hep bu iki isim vardır. Onlar hoşgörülü ve birleştiriciydiler.
“Vefa örneği gösterenler, vefa duygularıyla anılacaklardır” görüşünden hareketle, Nusret Namık Uzgören ve Nurettin Hazar duayenlerimizi, çınarlarımızı, eksilmeyen, sevgi, saygı ve minnet duygularımla anıyor, mekânlarının cennet olması dualarımı yineliyorum.
Anadolu Basını içinden bir örnek: Kilis “Kent” Gazetesi
Prof. Dr. İSA KAYACAN
Anadolu Basını içinde, ilerleyen yıllarla birlikte gelişen, günün teknolojisiyle bütünleşerek, yeniliklere ulaşan gazetelerimiz, gazetecilerimiz vardır.
1970’li yıllardan bu yana köşe yazarları arasında yer almaktan mutluluk duyduğum, 03 Eylül 1961 tarihinde kurulan;, bugün 50.kuruluş yıldönümü içinde bulunan, Sahipliğini Ahmet Barutçu’nun, Yazı İşleri Müdürlüğünü Sevinç Barutçu’nun yaptığı Kent Gazetesi, Kilis ilimiz merkezinde sekiz büyük sayfayla, pırıl pırıl bir baskıyla okurlarının karşısına çıkıyor, çıkarılıyor.
Anadolu Basınının yüz akı ve örnek gazetelerimizden biri olan Kent Gazetesi, yerel haber ağırlıklı sayfalarıyla (Yer yer genellik taşıyan haberlerle), makale yazarlarının sütunlarına taşıdıklarıyla, okunan, elden düşürülmeyen bir gazete olma özelliğini giderek artıyor.
Kent Gazetesi bana haftalık olarak gelmeye devam ediyor. Elimde, Kent Gazetesinin 14639 sayısından başlayan, 14644 sayısıyla tamamlanan sayılar var. İlk sayfa, sayfalar bütünlüğüyle Kilis-yöreye ait haberlerden oluşuyor. Haberler, genelde fotoğraf görüntüleriyle zenginleştiriliyor. İlk sayfa haberlerin bazılarının sıralanışı:
- Kilis’e dünya çapında yatırım/ 14 Üniversitede yeni fakülte kurulacak/ Simitçi sayısı arttı/ Kadınlar sergi açtı/ Öncüpınar da 114 bin liralık kaçak eşya,
- Kimseye verecek bir karış toprağımız yok/ Kilis sokağa döküldü: Teröre tepkiler sürüyor/ Hacı kafilesi Kilis’ten yola çıktı/ 7 Aralık Üniversitesi hızla büyüyor/ Fırıncılar halen ekmeği gazete kağıdına sarıyor/ Üniversitede geniş katılımlı senato v.d.
2. sayfalarda yazarlar, genellik taşıyan haberler. Seçme şiirler, ilerleyen sayfalardaki araştırma ağırlıklı, genel anlamlı araştırmalar, örnek yayınlar. Elimdeki altı sayının sayfalarında makale yazarı olarak görülenlerin isim sıralaması:
Nejat Taşkın, Ahmet Barutçu, Hasan Şahmaranoğlu, Dr. Yaşar Ateşoğlu, M.Cemal Çitfcigüzeli, Prof. Dr. İsa Kayacan, M.Yahya Efe, Selahattin Yarar, Süleyman Özbakış, Alâiddin Özkar, Mehmet İnekçioğlu, Metin Mercimek..
Yıldız Toksöz, Mehmet Nacar, Ekrem Karadişoğulları, şiirleriyle Kent Gazetesi sayfalarında karşımıza çıkıyorlar. Geçmişin (anılarımız) fotoğrafları, şifalı bitkiler, faydaları önemlilik içinde.
Ahmet Barutçu, ikinci sayfasındaki “79”ncu boyut” başlıklı köşesinde, üç haber yorumu- cevabı, morfoloji, bilgi köşesi, tebessüm, bir söz ve günün karikatürü ara başlıklarıyla, zengin içerikli bilgiler aktarıyor, görüntü sergiliyor. Kent Gazetesinin 14.639. sayısının Ahmet Barutçu köşesinin ilk bölümünde yer alanlarla ortaya konulanlar!
TİCARET: Esnaf İşsizlikten yakınıyormuş/ Patlamış mısır satsınlar!
KARIŞTIRMA: Griple nezle karıştırılıyormuş/ Sapla Saman gibi!
ZAMAN: “Hızla Kentleşme”den sonra, şimdi de “Hızlı köyleşme” başlamış/ Ece, duracak zaman mı?. Atalarımız boşa dememişler: “Evli evine, köylü köyüne”..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder